Engin ÖDER


Fenerbahçe’de Fiziki ve Psikolojik çöküş

Kasımpaşa ve Dinamo Zagreb maçları, Fenerbahçe’nin sahada sadece fiziki değil, psikolojik olarak da çöktüğünü gözler önüne serdi.


Fenerbahçe Ruhunu Kaybetmiş Bir Enkaz

Fenerbahçe’nin son haftalarda ortaya koyduğu futbol, kelimenin tam anlamıyla hayal kırıklığı. Ligde Kasımpaşa karşısında ve Avrupa Ligi’nde Dinamo Zagreb deplasmanında alınan sonuçlar, sahadaki ruhsuzluğu gözler önüne serdi. Bu takımda ne oyun disiplini var, ne hırs, ne de kazanma arzusu. Hem fiziki yorgunluk had safhada hem de psikolojik çöküş çok net görülüyor.

Dinamo Zagreb Mağlubiyeti: Avrupa’da Alarm

Fenerbahçe, Avrupa Ligi’ne 3-1’lik Dinamo Zagreb yenilgisiyle başladı. Skor kadar oyundaki dağınıklık da düşündürücüydü.

Orta sahada baskıya karşı koyamayan, Savunmada sürekli hata yapan, Hücumda üretkenlikten uzak bir takım vardı.
Osterwolde’nin stoperdeki yetersizliği, Çağlar’ın hantallığı ve kanatların etkisizliği Zagreb karşısında iyice gün yüzüne çıktı.

Pas Yok, Hücum Yok, Ruh Yok

Pas alışverişleri yetersiz, hücumda üretkenlik sıfır. Oyun geçişleri ağırdan da öte; rakip defans daha yerleşmeden top kaybediliyor. Böyle bir tempoyla Fenerbahçe bırakın Avrupa’da başarıyı, ligde sıradan takımlar karşısında bile zorlanır.

Mevkilerde Fahiş Hatalar

Osterwolde gibi sol bekte kullanılabilecek bir oyuncuyu stoperde oynatmak büyük hata. Çağlar hantallaşmış, adım atmaya mecali yok. Becao ile Skiniar yan yana oynamalı, ama bu doğru tercih bir türlü yapılmıyor.

Sahadaki “Yatarak Kazananlar” ve Gruplaşma Sorunu

Mert Hakan gibi isimler resmen yatarak para kazanıyor. Taraftarın alın teriyle ödediği bilet ve forma parasıyla bu oyuncular sahada geziyor. İrfan Can ise maçın sadece 10 dakikasında futbol oynuyor, kalan 80 dakikada adeta seyirci.

Daha vahimi, bu iki ismin takım içinde gruplaşmaya neden olması. Bazı oyuncuları dışlayan, bazılarını yanına çeken bu tavırlar sahadaki uyumu da bitiriyor. Sonuç: ruhsuz, parçalanmış, birbirine güvenmeyen bir takım.

Tedesco’nun Çıkmazı

Domenico Tedesco ile bu takımın ayağa kalkması imkânsız. Yanlış kadro tercihleri, yavaş oyun anlayışı ve motivasyonsuz futbolcularla Fenerbahçe’nin şampiyonluk hayali kurması hayalden öteye gitmez. Avrupa Ligi’nde de bir adım ilerlemek mucize olur. Bu tablo tersine değil, dibe gidişi işaret ediyor.

Çözüm: Disiplin ve Karar Mekanizması

Bugün kulislerde Aykut Kocaman’ın ismi geçiyor. Ve açık söylemek gerekirse, bu takımın ihtiyacı da tam olarak o: Disiplin, düzen, kararlılık. Çünkü sahada gördüğümüz şey Fenerbahçe değil, ruhunu kaybetmiş bir toplama takım görüntüsü.

✍️ Son söz: Kasımpaşa ve Dinamo Zagreb maçları gösterdi ki, Fenerbahçe sadece rakiplerine değil, kendi içindeki gruplaşmalara ve yanlışlara yeniliyor. Radikal kararlar alınmazsa, bu takım sezonu taraftarın yüzünü kızartacak bir başarısızlıkla kapatacak.