ADANA / UHA - Bahar dönemi ilk sınavlarında öğrencilere kamera zorunluluğu getirilmiş ve imkanı olmayanların sınavlarına teknoloji sınıflarında girmeleri istenmişti. İkinci sınavlar için karar tekrar değiştirildi ve biri bilgisayar olmak koşuluyla çift cihaz zorunluluğu getirildi.
İlk sınavda cihaz açısından birçok problem yaşandığını belirten öğrenciler, sıradaki sınavlar için getirilen sistemin mağduriyetlerini arttıracağını belirtti. Sürekli sistemin değişmesinden yakınan öğrenciler Twitter’da başta #atüöğrencilerinsesiol sonrasında da #sesimiziduyatü etiketiyle uygulamaya tepkilerini dile getirdi.
CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut da #sesimiziduyatü etiketiyle öğrencilere destek verdi.
Bu mağduriyeti yaşayan bir öğrenciyle yaptığımız röportaj:
+Okulunuzda sınavlar konusunda nasıl bir politika izleniyor?
-Okulumuzun Yabancı Diller Yüksekokulu hariç diğer tüm bölümlerinde kamerasız online sınav yapılıyor. Öğrenciler telefon veya bilgisayar, ellerine geçen elektronik cihazla katılmaya çalışıyorlar. Hazırlık sınıfındaki öğrencilere ise tamamen farklı bir politika uygulanıyor. Hazırlık sınıfındaki öğrencilerin sınava bilgisayar ile katılması zorunlu. Ayrıca kameraya sahip olmaları ve sınav esnasında kayıt edilmeleri ise zorunlu. Kısacası tamamen farklı bir politika izleniyor.
+Okulunuzun kamera ve bilgisayar alamayacak öğrenciler için sunduğu çözümler neler?
-Buna yönelik sunulan tek çözüm teknoloji sınıflarında katılın oldu. Hangi şehirde, nerede gireceğimizi ise bilmiyoruz. Bir önceki sınavda teknoloji sınıfında katılmak için okul arayan ve bulamayan arkadaşların mağdur olduklarını duyduk. Bunun haricinde ise "Sınav 1 gün, bir şekilde halledin." şeklinde gayriresmi olarak söylendi.
+Bu karara tepki gösterme gerekçeleriniz neler?
-Bu pandemi şartlarında bilgisayar alamayacak durumda olan birçok öğrenci var. Kaldı ki bilgisayar almak tek başına yetmiyor, yanına birde kamera isteniyor. Maddi durumu kötü öğrenciler hiç düşünülmeden karar alınmış. Biz eşit şartlarda sınava girmek istiyoruz. Kamera ve bilgisayar zorunluluğu kaldırılsa en azından telefondan sınava girebilirdik. İnsanlar bir telefonu bile zor alabiliyorken, bilgisayar nasıl alabilirler? Kısacası sadece eğitimde eşitlik istiyoruz.
+Okulunuza veya YADYO'ya sesinizi duyurabildiniz mi?
-YADYO kurumsal mail adresine çok fazla öğrenci mail attı ve hiçbirine geri dönüş yapılmadı. Rektörlüğe attığımız maillerden de daha henüz bir dönüş yok. YADYO'ya mail attığımız günden bir gün sonra ise sınavın detayları resmi olarak açıklandı. Kısacası maillerimiz umursanmadı.
+Bu konunun hukuki boyutu hakkında araştırmalar yaptınız mı?
-Evet, yaptık. Kayıt altında kamera açmamızın hukuki bir dayanağı yok. Bu ancak bizim açık rızamız ile olabilecek bir şey, ki bizim de rızamız yok. Dijital bir ortamda, üstelik kayıt altında kimliklerimizin göstertilmesi ise yasal değil. Kısacası, kamera açtırmak bir dayatma olamaz. Yalnızca bir tercih olabilir.
+Son olarak, sizin talepleriniz neler?
-Biz sınavlarda kamera ve bilgisayar zorunluluğunun kalkmasını istiyoruz. Maddi durumu olmayan öğrencilerin artık daha fazla zorluk yaşamasını istemiyoruz. Kameraya sahip olanlarımız ise kayıtlı bir ortamda izlenmek istemiyor. Üstelik yasal olarakta buna rızamız olmadığı taktirde bu bir suç. Eşitlik istiyoruz, hakkımızı istiyoruz. Üniversitemizin yönetiminden de bu konuda anlayış görmeyi bekliyoruz. Burada hem kamuoyuna, hem de üniversite yönetimimize sesimizi duyurmaya çalışıyoruz.
Konu hakkında bir imza kampanyası da düzenleyen öğrencilerin kampanya metni şu şekilde:
“Alparslan Türkeş Üniversitesi'nde Uzaktan Öğretimde Ölçme ve Değerlendirme Yönergesi'ne bağlı olarak online sınav esnasında çift cihaz bulundurma zorunluluğu getirilmiştir.
Yeterli ekipmanı olmayan öğrenciler için ise üniversitenin belirlediği hiçbir şey yok! Pandemi ile birlikte başlayan uzaktan öğretim sürecinde gerek derslerin niteliği gerek yeterli ekipmanlara sahip olmayışımızdan dolayı birçok problemle karşı karşıya kaldık. Ve uzaktan eğitim süresince göz ardı edilen diğer bütün problemler gibi bu kararın da biz öğrenciler için süreci zorlaştırmaktan başka bir çıktısı olmadığı düpedüz ortadadır. Pandemi ve salgın koşullarının hala günümüzün bir gerçeği olduğu bu kadar bariz iken kısıtlı imkanlarla eğitim almaya çalışan biz öğrencilerin karşısında yer alanlara soruyoruz; Geçen dönem derslere erişebilme olanaklarına sahip olmayan öğrenciler için bir dönemde ne değişmiştir?
Üniversitenin görevi öğrencilerine eşit, bilimsel ve parasız eğitim sunmaktır. Her ne talep ediyorsanız bütün öğrencilere ücretsiz olarak karşılamak zorundasınız. Aksi halde bu akıl dışı talebinizin bir açıklaması olamaz. Bir tarafta ailesi işten atıldığı için çalışmak zorunda kalan; bir tarafta, bırakın yeterli ekipmanı ders çalışabilecek odası bile olmayan binlerce öğrencinin var olduğunu bizler kadar sizler de biliyorsunuz. Öğrencileri çözümsüzlüğe ve bireysel olanaklara terk ediyorsunuz!
Alparslan Türkeş Üniversitesi öğrencileri olarak; devletin öğrencilerine eşit, bilimsel ve parasız eğitim sunmakla görevli olduğunu biliyoruz. Eğitimi eşitsizliklere, olanaksızlıklara, çıkarcılığa, bireyciliğe alet etmenize izin vermeyeceğiz. Sınav sürecini de sizin keyfi taleplerinize bırakmaya niyetimiz yok. Hakkımızı aramaya devam edeceğiz. Bütün sıra arkadaşlarımızı bu sürecin bir parçası olmaya davet ediyoruz.”
