Niğde Barosu tarafından 5 Nisan Avukatlar Günü düzenlenen törenle kutlandı

Niğde Barosu tarafından 5 Nisan Avukatlar Günü düzenlenen törenle kutlandı

Niğde Barosu tarafından 5 Nisan Avukatlar Günü düzenlenen törenle kutlandı

Niğde Barosu avukatlarının katılımıyla Cumhuriyet Meydanında Atatürk Anıtına çelen sunuldu. Baro Başkanı Öztürk, avukatlara yönelik şiddet, tehdit, mesleki sorunlar, hukuk fakültelerinin nitelikleri, avukatlık ücretleri gibi konularda açıklamalarda bulundu.

Murat Karakaya (NİĞDE İGFA)- Niğde Baro Başkanı Emin Alper Öztürk yaptığı açıklamalarında şunları söyledi: "Kıymetli Meslektaşlarım, Değerli Basın Mensupları, öncelikle demokratik hukuk devletinin olmazsa olmazı, Yargının kurucu unsurlarından bağımsız savunmayı serbestçe temsil eden, hukukun üstünlüğünün var olmasında bıkmadan, yılmadan fedakârca çaba gösteren tüm meslektaşlarımızın avukatlar gününü kutluyor, ebediyete irtihal etmiş başta başkanlarımız olmak üzere tüm meslektaşlarımızı rahmetle anıyor ve siz kıymetli meslektaşlarımı saygıyla selamlıyorum.

Avukatlık Kanunu’nun1. maddesinde "Avukatlar yargının kurucu unsuru olup, bağımsız savunmayı serbestçe temsil eder" denilmektedir. Yine kanun76. Maddesinde"Hukukun üstünlüğünü ve insan
haklarını korumak" görevini açık bir şekilde barolara vermiş bulunmaktadır. Bu nedenle biz Avukatlar ve meslek örgütü Barolar mesleki bir faaliyet yürütmenin ötesinde aynı zamanda kamusal faaliyet yürütmekte, devletin temel ilkelerinin koruyuculuğunu ve savunuculuğunu yapmaktayız. Avukatlar ve bağlı oldukları barolar olarak, hukukun üstünlüğünün yerleşmesi, toplumda hukuk bilincinin gelişmesi, demokrasinin kurumsallaşması, özgürlüklerin alanının genişlemesi, insan haklarının korunması için çalışır ve çaba harcarız. Bu sebeple savunmaya ve temsilcisi olan Avukatlık mesleğine verilen değer, o ulusun demokraside ulaştığı noktayı göstermesi açısından da son derece önemlidir. Avukatlar; hak arama özgürlüğünün, savunma hakkının ve hukuk devletinin en temel güvencesidir. Hukuk devletinin olmazsa olmaz koşulu olan ‘bağımsız yargı’, yargının olmazsa olmaz koşulu olan ‘savunma’ ile anlam kazanır. Bu sebeple savunmanın olmadığı, avukata gereken değerin verilmediği yer de hak ve adalet olamayacak ve adil yargılamadan bahsedilemeyecektir.Dolayısıyla da hukuk devletinden söz edilemeyecektir."