Bursa Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) il başkanlığı AKP iktidarının eğitim politikaları eleştirmek üzere bir basın toplantısı düzenledi.
BURSA (İGFA) - Toplantıda CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal açıklamalarda bulundu. Sarıbal, AK Parti iktidarının eğitim politikalarının yarattığı sorunları ele aldı.
"BU EĞİTİM SİSTEMİNİN YARATICISI 22 YILLIK AK PARTİ İKTİDARIDIR"
Türkiye’nin, tarihin en büyük ekonomik krizini yaşadığını dile getirerek konuşmasına başlayan CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, “Bu krizin temeli 22 yıllık AK Parti iktidarıdır. Recep Tayyip Erdoğan ve Mehmet Şimşek ortaklığı Türkiye’yi derin bir ekonomik bunalıma sürüklemiştir. Bu durumdan payı kadınlar ve çocuklarda almaktadır. Eğitime böyle bir süreçte başladık. 4+4+4 sisteminin temel sonuçları çocuk gelinler, çocuk işçiler, sınıfsal farklılıklar, eğitimin bir hak olduğu eşit, erişilebilir, ücretsiz, kamucu eğitimin aşağı yukarı yok edildiği, devlet okulları yerine, özel okulların sisteme dahil edildiği, piyasacı bir anlayışın egemen kılındığı, öğrencinin araç ailesinin ise müşteri olarak görüldüğü, devlet okulları içerisinde bile parası ve nüfusu olan ailelerin çocuklarının belirli sınıflarda toplandığı, kayıt ücretinin zorunlu hale getirildiği bir eğitim sistemi yaratıldı. AK Parti bunu bilinçli yapmaktadır, 9 defa bakan değişimi olması tesadüf değildir.” şeklinde konuştu.
“BU İKTİDAR GİTMEDEN BU EĞİTİM SİSTEMİ DÜZELMEZ”
AK Parti iktidarının bu eğitim sistemini bilinçli olarak yaptığının altını çizen Sarıbal, “4+4 sistemiyle başlayıp ardından imam hatipleri artıran, ardından mesem’i devreye sokan, öğretmenlik kanunu getiren ardından yüzyıl maarif modelini dayatan bir mekanizma bilinçli olarak yapmaktadır. Temel amacı laik, demokratik, bilimsel eğitime meydan okumaktır. İslamcı dinci bir eğitimi temel eğitim alanı olarak görmektir. Aklın, felsefenin, mantığın, bilimin yerine bunu dayatmaktadır. Osmanlının son dönemini öne çıkararak, gençleri tek tip tarih üzerinden yetiştirmek istemektedir. Cumhuriyeti değersizleştiren, tarihin içini boşaltan, dine dayalı eğitimi artıran bir modeli bilerek seçmiştir. Eğitimden, adaletten korkan bir iktidar kamu gücünü etki altına alarak toplumu baskılıyor. Bu iktidar gitmeden bu ülke ve eğitim sistemi düzelmez. Bu iktidar gitmeden bu ülkeye demokrasi özgürlük gelmez.” dedi.