CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ve DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan 12 Şubat’ta Çankaya Belediyesi’nin Ahlatlıbel tesislerinde bir araya geldi. 5 saat süren görüşmede Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Mutabakat Metni’ne nokta koyarak metnin 28 Şubat’ta açıklanması kararı alınmıştı. Görüşmeden sonra yapılan açıklamaya göre liderler ayrıca ‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e geçiş sürecinin yol haritası belirlenmişti. Seçimlerden sonra uygulanmaya başlanacak politikalar konusunda ortak çalışma yapılacak konu başlıklarının belirlenmesinde uzlaşılmıştı. Görüşmenin ardından planlandığı gibi Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Mutabakat Metni 6 partinin genel başkanının katıldığı bir programla 28 Şubat’ta kamuoyuna açıklandı. Ardından 6 parti 27 Mart’ta DEVA Partisi Genel Başkanı Babacan liderliğinde ikinci defa bir araya geldi. Gelecek Partisi İdari ve Mali İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Feramuz Üstün, Millet İttifakı’nın daha oluşmadığını sadece belirli prensipler üzerine anlaştıklarının detaylarını Mehmet Bayar’a anlattı. Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Üstün: “Millet İttifakı daha oluşmadı. Sadece belirli prensipler üzerine anlaşılmış, güçlendirilmiş parlamenter sistemin yeniden yapılandırılması üzerine, memleketi tekrar yoluna koymak için hazırlık yapan partiler var. 6 parti prensipler üzerine anlaşmıştır. İttifak noktasına da gidecek gibi gözüküyor.” dedi.
Seçim Kânunu değişikliğini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bir iktidar seçim kanunuyla oynamaya başladıysa ilk seçimde gidecektir demektir istinası hiç yoktur. Seçim kanunlarıyla faul yaparak kazanmaya çalışan herkes ilk seçimde gitmiştir. Milletin canının yandığını onlar da görüyorlar. Şimdiki hükümet ayak oyunlarıyla bir dönem daha kazanabilir miyiz diye düşünüyor. Bunun millete bir faydası yoktur. Milletin zaten canı burnunda. Siyasetin darmadağın olduğu dönemleri hatırlayın Adnan Menderes’in Turgut Özal’ın AK Parti’nin geldiği dönem gibi bir döneme gideceğimiz bir seçim yaşıyoruz. Bütün taşların yerinden oynayacağı bir seçim olacak.
MİLLET İTTİFAKI DAHA OLUŞMADI
Millet İttifakı’nın 2023 için en büyük vaadi nedir?
Daha ittifak oluşmadı. Sadece belirli prensipler üzerine anlaşılmış, güçlendirilmiş parlamenter sistemin yeniden yapılandırılması üzerine, memleketi tekrar yoluna koymak için hazırlık yapan partiler var. 6 parti prensipler üzerine anlaşmıştır. İttifak noktasına da gidecek gibi gözüküyor. Son 20 yıl içerisinde Başbakanlık yaparak devleti yönettiği halde şu anda muhalefetin içerisinde olan tek kişi Genel Başkanımız Sayın Ahmet Davutoğlu’dur. Devletin nerede tıkandığını, nerede sıkıntılarının olduğunu bilen kişidir. Başbakanlığı döneminde de sistemi düzeltmediğimiz zaman sadece hırsızların değişeceğini söyleyen bir genel başkandır. Şimdi de Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemle; herkesin hukuka uyacağı, adil, açık, şeffaf bir sistemi kurmak istiyoruz. Bunu düzeltmediğimiz zaman gelen iktidar ne kadar düzgün olursa olsun 5 -6 sene içerisinde kendi bozulmasa bile çevresi bozuluyor. Gelen hiç kimsenin bozulmayacağı, bozulduğunda ise sistemin içerisinde kalamayacağı bir düzenin kurulması gerektiğini düşüyorum. Onu yapmasak diğer kurulan hiçbir sistemin işe yarayacağını düşünmüyorum.
HDP TERCİHİNİ YAPTI
HDP şu an için 3. İttifak içerinde yer alıyor. HDP, Cumhur veya Millet ittifakı içerisinde yer alacak mı?
HDP tabanın bütün oylarına talibiz sadece HDP değil, Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan her vatandaşın oylarına talibiz. HDP hiç bu olaylara girmeden ‘Biz ayrı bir ittifak kuracağız’ dedi. Bizim bu durumda diyecek bir şeyimiz yok. 3. İttifak üzerine bir çalışma yapıyorlar. HDP’nin içerisinde özellikle terörü kutsayan, onlara açıktan tavır almayan kişilerin kendilerini sorgulaması gerektiğini düşünüyorum. Yoksa 6 milyon oy veren seçmenin adresi biziz. HDP seçmenlerinin haklarını savunmak sadece parti kimliğiyle olmaz. Biz HDP seçmenlerinin oylarına talibiz. Zaten Ahmet Davutoğlu deyince “Serok Ahmet” diyorlar ondan dolayı en ufak bir sıkıntımız ve üzüntümüz yok.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılması hakkında sözleri için neler söylemek istersiniz?
Hukukun Selahattin Demirtaş’ı bırakması gerekiyor. Demirtaş’ın kesinleşmiş bir suçu yok ise o zaman hukukun onu 4 yıl tutuklu bulundurmaması gerekiyor. Bu Türkiye Cumhuriyet’ini uluslararası arenada mahcup etmektedir. Suçlu ise cezasının verilmesi, suçsuz ise serbest bırakılması gerekiyor. 4 yıl boyunca suçu kesinleşmemiş birini tutuklu tutmak devleti zora düşürür.
BAZI KİŞİLER AK PARTİLİ GİBİ GÖRÜNÜYOR
AK Parti için “Bu hikaye bitti” dediniz, burada ne demek istediniz bu hikaye neden bitti, nereden bu kanıya vardınız?
AK Parti’nin kuruluşundan beri partinin içinde olan biriydim. İçerisinde gurur duyduğumuz mutlu olduğumuz bir dönem geçirdik. Ahmet Davutoğlu Başbakanlığının son dönemlerinde ben de milletvekiliydim. Bozulan şeyleri düzeltmek için verdiği mücadeleden sonra Davutoğlu’na fırsat vermeyip daha çok şahsi menfaatlerini düşünenlerin kazandığı dönemi gördük. Bunu sadece biz değil bütün parti teşkilatları da biliyor. Akşam televizyonlarda konuşan isimlerle gündüz bir araya geliyoruz onlar da söylüyorlar. “AK Parti bitti” diyorlar. AK Parti iktidar partisi olduğundan dolayı etrafında onlardan faydalananların televizyonlarda sesi daha çok çıkmakta. Bazıları iktidar partisinin nimetlerinden faydalanıyor. Bazı isimler AK partili imiş gibi davranıyor. Artık bu hikaye bitti. Sadece bunu biz değil Ak Parti içerisinde olanlar da çok iyi biliyor. “Büyük bir hayal kırıklığı içerisindeyiz” diyorlar.
AK PARTİ, CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’IN ŞAHSİ MALINA DÖNDÜ
Siz de yeni bir hikaye yazmaya talip misiniz?
Tabii AK Parti ilk kurulduğunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bir sözü vardı “Bu partiyi millet kurdu, biz sadece tabelasını astık. “ dedi. Bu çok güzel ve anlamlı bir slogandı ve bu slogan benim AK Parti’ye gelmemdeki en önemli husustu. Oradan 2015’te Ahmet Davutoğlu’nun kongrede Başbakanlığı Binali Yıldırım’a devrettiği zaman Bekir Bozdağ salonda herkesi ayağa kaldırdı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir mesajını okuttu. Orada Bekir Bozdağ şunu söyledi “Bu parti Recep Tayyip Erdoğan’ın partisidir.” O zaman ben şunu söyledim. Milletin partisinden Recep Tayyip Erdoğan’ın şahsi malına döndü. O saatten sonra millete hizmet eden bir siyasi parti olmaktan çıktı. Müteahhitlerin, ailelerin, eşin dostun menfaatlerini koruyan bir parti haline geldi. Bütün bunları göz önünde bulundurup bugüne geldiğimizde yaşanılan ekonomik sıkıntılar, enflasyon, zamlar ümidimizi kaybetmemize neden oldu. Bu doğrultuda ümidimizi yeniden yeşertmek için kurduğumuz 6’lı masada Ahmet Davutoğlu büyük mücadele vermektedir. Geleceğe dair umutlarımızı asla kaybetmiyoruz.
Hızla eriyen asgari ücret zammı üzerine Temmuz ayında yeni asgari ücret zammı gündeme geldi. Hükümet kanadından bir gün zam olacak diğer gün zam olmayacak açıklamaları oldu. Şimdilik zam olmayacak sözleriyle son buldu. Sizin bu konuda söylemek istediğiniz bir şeyler var mı?
Türkiye’de artık bir güven kaybı var. Asgari ücrete ne kadar zam olursa olsun yine verdikleri zam eriyecektir. Ekonomide istikrar olmadığı sürece milleti mutlu etmek zordur.
Cumhurbaşkanı Erdoğan yabancı yatırımcılara Türkiye’de yatırım yapmaları için birtakım açıklamalarda bulunuyor. Türkiye’de ekonomik sancılar var iken yabancı yatırımcı Türkiye’ye gelir mi?
Rusya-Ukrayna savaşa girdikten sonra dünyada en çok parası değer kaybeden ülke Türkiye oldu. Türk lirası Afrika’da yeni kurulan devletlerden bile daha fazla değer kaybetti. Siz içeride güveni kaybettikten sonra içeride para kazanmış müteahhitler parasını dışarıya kaçırırken dışarıda olan yatırımcının Türkiye’ye para getirmesini bekleyemezsiniz. Kur Korumalı Mevduat Hesaplarından dolayı olan dalgalanmalardan olan zarar 40 milyar TL’yi buldu. Bu para nereden geliyor derseniz bizim cebimizden.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN NETİCE ALAMIYOR
Rusya-Ukrayna savaşı sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “Ne Rusya’dan ne de Ukrayna’dan vazgeçeriz” dedi. Türkiye’nin dış politika anlayışını nasıl buluyorsunuz?
Türkiye’nin kısmen tarafsız kalmasını doğru buluyorum. Türkiye; 2014 yılında Rusya’nın Kırım’ın ilhakına karşı çıkmıştı bu adım doğruydu. Rusya bizim dostumuz olmasa dahi çok geniş ilişkilerimiz var. S-400’ler var sonra ülkemizde kullandığımız yakıtın % 30’unu Rusya’dan alıyoruz. Buğdayı Rusya ve Ukrayna’dan alıyoruz. İki ülke arasında olan kriz tabii ki bizi de etkiliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan herkesle görüşüyor ama bir netice alamıyor. Eskiden NATO ile aramız çok iyiydi ve Rusya’ya sözümüz geçiyordu. Şimdi ise NATO menfaatleri için bizimle iyi geçiniyor. Tutarsız politikalarımız savaşın seyrinde de etkili olamıyor.
1 DAKİKALIK ÖZGÜR ALAN
Bizim böyle özgürce konuşacağımız alanlar az oluyor. Basının % 95’nin özgür olmadığı bir yerde özgürce yayın yapmanız çok güzel. Sizin gibi özgür basına diyeceğimiz şu dur “Millet olarak umudumuzu asla kaybetmeyeceğiz.” AK Partili arkadaşlar gerçekten çok zor durumdalar. Onlar da yaşanan durumu çok iyi biliyorlar, AK Parti yakında darmaduman olacak. AK Partililerin aklında ikinci bir isim olarak Ahmet Davutoğlu var. Memlekette güzel bir şeyler olsun biz destekleyelim ama maalesef olmuyor. Ülkenin AK Parti’den umudu kalmadığı için seçimde Millet İttifakı kazanacak ve yeniden refah düzeyine ulaşmak için çalışmalar başlayacaktır.