İstanbul ‘Ata’yı’ sevdiği şarkılarla andı

İstanbul ‘Ata’yı’ sevdiği şarkılarla andı

İstanbul ‘Ata’yı’ sevdiği şarkılarla andı

İBB, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ü, aramızdan ayrılışının 84. yıldönümünde düzenlediği bir etkinlikle andı. Anma gecesinde Mert Fırat, Atatürk’ün hayatından bazı kesitleri anlattı, Gökhan Türkmen ve Melek Mosso da “Atatürk’ün Sevdiği Şarkılar Konseri”ni İBB orkestrası eşliğinde seslendirdi.

İSTANBUL (İGFA) - İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ü, aramızdan ayrılışının 84. yıldönümünde andı. İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen anma etkinlik; TBMM CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’in katılımlarıyla gerçekleştirildi. Fatoş Altay ve Dr. Dilek İmamoğlu da 10 Kasım anmasında eşlerini yalnız bırakmazken, İBB yurtlarında kalan ve kurumdan eğitim desteği alan yaklaşık 1100 öğrenci de salonu doldurdu. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından bir konuşma yapan İmamoğlu, “Türkiye Cumhuriyeti bizim en değerli varlığımızdır. Çünkü onu bizler, bu topraklarda yaşayan hepimiz, hep birlikte kurduk. Bütün bedelleri göze alarak kurduk. Cumhuriyet, ‘Ya istiklal ya ölüm’ diyerek çıktığımız yolun sonundaki pırıl pırıl ışıktır.  Bize o ışığı, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk gösterdi. Bizi birleştirdi. Büyüklerimizi, atalarımızı, dedelerimizi, ninelerimizi birleştirdi. Bağımsızlık ve Cumhuriyet yolunda, önderimiz oldu” dedi.

“CUMHURİYET’İMİZE HER ZAMANKİNDEN DAHA GÜÇLÜ SARILACAĞIZ”

Atatürk’ün, “Millî egemenlik uğrunda canımı vermek, benim için vicdan ve namus borcu olsun” diyen bir önder olduğunun altını çizen İmamoğlu, “Atatürk. Bu milletin; çalışkan, dürüst ve cesur bir ferdi olmaktan daha büyük bir paye yoktu onun gözünde. İşte bunun için o, bizim Ulu Önderimizdir. Atatürk bize; dogmatik bir öğreti, donmuş ve kalıplaşmış kurallar bırakmadı. Aksine, bizi aklın ve bilimin yolunda yürümeye yöneltti. Fikri hür, vicdanı hür ve irfanı hür olmaya teşvik etti. İşte bunun için o, ulu önderimizdir. Atatürk’ü anlamak ve sevmek, onun paha biçilmez emanetine, Cumhuriyet’e sahip çıkmakla başlar, kayıtsız şartsız. Yüzüncü yılı için geri saymaya başladığımız Cumhuriyet’e, güzel Cumhuriyet’imize her zamankinden daha güçlü sarılacağız; Atatürk’ten aldığımız ilhamla, onun bize çizdiği yolda, güçlü bir şekilde yürüyerek…” ifadelerini kullandı.

“DEMOKRATİK VE ÇOK GÜÇLÜ BİR DEVLET İNŞA EDECEĞİZ”

“Cumhuriyet’imizin ikinci yüzyılında, bir kez daha dünyaya güzelliklerle, iyiliklerle örnek olacağız” diyen İmamoğlu, konuşmasını, “Eşit ve özgür yurttaşların, vatandaşlarımızın, milletimizin emrinde, sadece onların mutluluğu için çalışan, demokratik ve çok güçlü bir devlet inşa edeceğiz. Kurumları ve kurallarıyla, bu coğrafyanın en özgür, en eşitlikçi ve en adil sistemini hep birlikte güçlendirip, yeniden inşa edeceğiz. Birbirine güvenen, saygı duyan, huzurlu ve mutlu bir toplum olacağız. Bize bu güveni, bu umudu ve cesareti veren onunla aynı topraklarda yaşamaktan, aynı ideallere ve aynı değerlere sahip olmaktan onur duyduğum büyük Atatürk’ü sizlerin, bu güzel Türkiye Cumhuriyeti'nin evlatlarının huzurunda sevgiyle, saygıyla, minnetle anıyorum. Ata’m, ruhun şad olsun” sözleriyle tamamladı.

İmamoğlu’nun konuşmasının ardından katılımcılar, Mert Fırat Atatürk’ün hayatından bazı kesitleri izleyenlere anlattı. Gökhan Türkmen ve Melek Mosso, Atatürk’ün bazen neşelendiği bazen hüzünlendiği sevdiği şarkıları seslendirdi. Ekrem İmamoğlu’nun, Gökhan Türkmen’in ‘Fikrimin İnce Gülü’ adlı eseri seslendirirken eşi Dr. Dilek İmamoğlu’nu dansa kaldırmasına salon alkışlarla eşlik etti.