Tarih: 15.02.2021 03:19

ÇIRAĞI/ÇIRAĞI NURİ, Nuri Cihan Karataş

Facebook Twitter Linked-in

Nuri Cihan Karataş, resmî kayıtlara göre 1 Aralık 1949'da Erzurum’un Şenkaya ilçesine bağlı Gaziler (Bardız) nahiyesinin, eski adı Çermik olan Kaynak köyünde doğmuştur. Ailesinin tek çocuğudur (Altun ve Özdemir 2011: 13). Âşığın baba tarafından dedesinin ismi Süleyman, babaannesinin ismi Fadime’dir. Babası geçimini çiftçilikle sağlayan Muhammed Hamit, annesi ise Emine (Seher) Hanım’dır. Emine Hanım, doğumdan kaynaklanan bir hastalıktan dolayı genç yaşta vefat eder. Emine Hanım’ın babası Mahmut Onbaşı, annesi Gülizar Hanım’dır. Gülizar Hanım, aslen Posikli, Mahmut Onbaşı ise Çatalelma köyündendir. Nuri Çırağı, ilkokulu 1961'de bitirir. Mezuniyetini takiben Erzurum Yavuz Sultan Selim Öğretmen Okulu’nu kazanır; ancak annesinin kendisinden ayrı kalmak istememesi üzerine okula kaydını yaptırmaz. Âşık Nuri Çırağı, askere gidene kadar çiftçilik ve çıraklık yapar. “ Nuri Çırağı, Mevlüt İhsani’nin yanına on iki yaşında gelip, yirmi yaşında, askere giderken yanından ayrılan ikinci çırağıdır.” (Altun 2007: 31) .Aynı zamanda Âşık Nuri Çırağı, Mevlüt İhsanî’nin sekiz çırağından biridir. Ustası Mevlüt İhsanî, âşığın çıraklığa başladığı dönemi: “İlk Nuri Çırağı kaldı benim yanımda. Geldiğinde on iki yaşındaydı. Babası sazını kırdı. ‘Bu aşık olup da ne edecek’ diye. Babası istemezdi Nuri’nin âşık olmasını.” şeklinde anlatır (Şafak 2009). Âşığın çıraklık eğitimi sekiz yıl sürer, askere gitmesiyle sona erer. 1967’de ustası Âşık Mevlüt İhsani ile katıldığı Konya Âşıklar Bayramı’nda Orhan Şaik Gökyay, Feyzi Halıcı, Ahmet Kabaklı, Behçet Kemal Çağlar, Âşık Veysel, Osman Attila ve İhsan Hınçer’in bulunduğu jürinin kendisini performansından dolayı takdir etmesi ve “aydınlık, ışık saçan” anlamlarından hareketle “Çıra, çerağ” yakıştırması yapıldı. O günden sonra Nuri Cihan Karataş, mahlas olarak Nuri Çırağı’yı kullandı. Askerliğini 1969-1971 yılları arasında, acemi birliği dönemini Denizli’de, usta birliği dönemini ise Ankara Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı’nın bando bölümünde yapar. Âşık Nuri Çırağı on yedi yaşındayken, on altı yaşında olan halasının kızı Zennure (İsmigül) Hanım’la evlenir. Bu evlilikten Âşık Nuri Çırağı’nın Emine, Neşe, Mehmet Mansur, Ahmet Nesimi, Ali İmran ve Ömer Faruk adlarında altı çocuğu olur. Çok farklı işlerle uğraşan Nuri Çırağı, çeşitli sektörlerde işletmecilik yapar. Ayrıca 1971’den bu yana aralıklarla müzik albümleri çıkar. İlk kırk beşlik plağı 1971 yılında çıkar. 1977’de Âşık Murat Çobanoğlu, Âşık Rüstem Alyansoğlu ve 1988’de Âşık Yaşar Reyhanî’yle ayrı ayrı üç atışma albümü; 1978, 1979, 1982, 1998, 2002 ve 2005 yıllarında da solo albümler olmak üzere on adet albüm hazırlar. 1968’den itibaren TRT Kars Radyosu’nda onaylı mahalli sanatçı olarak çeşitli televizyon programlarına katılır (Altun ve Özdemir 2011:14-15). Âşık Nuri Çırağı 1993 yılından beri Kocaeli Darıca’da yaşamaktadır.

 

Âşık Nuri Çırağı, çocukluk döneminde savaşa ve savaş nedenli ayrılıklara dair pek çok hikâye, anı, türkü ve dinî şahsiyetlere ait anlatılara kulak misafiri olur. Yaşadığı muhit, köy odaları, kahvehaneler, düğünler, uzun süren kış geceleri sohbetlerinden etkilenir. Bu süreçle ilgili olarak, “Benim çocukluğum şehit mezarlarında şehitlerin hikmetlerini dinleyerek geçer. Köyümüzde bir çok gazi vardı. O gaziler çok mutlu adamlardı, keramete çok inanırlardı. Bugünküler inanmıyorlar. ‘Şehit kalkar, gezer mi?’ diyorlar. Gezer! Her oğul Allah’ın rızası için, vatanı için kalkıp da İstanbul’dan Soğanlı Dağı’nda canını vermez. Bu bir erdemdir. Bunu kimse inkar edemez.” demektedir (Karataş: 2009). Nuri Çırağı’nın yetişme sürecinde yaşadığı coğrafyanın, sosyo-kültürel ve fiziksel koşulları, âşıklığa yönelişini etkileyen diğer bir dolaylı belirleyicidir (Altun ve Özdemir 2011: 20). Âşık Nuri Çırağı, şiir ve hikâye dinlemeye, şiir okumaya, türkü söylemeye küçük yaşlarda başlar. İlkokuldayken komşu kızına olan aşkı, yaşadığı bölgenin mutaassıplığı, ailesinin ekonomik yetersizliği ve sılaya olan özlemi onu âşıklığa iten nedenlerdir. Âşık Nuri Çırağı’nın herhangi bir tarikat ya da zümre ile bağlantısı yoktur.

Âşık Nuri Çırağı, 1972 yılının son aylarında Çukurova’ya giderek dört ay kalır. Bu süreç içinde sık sık Abdülvahap Kocaman ve Kul Mustafa’nın meclislerine katılır. Bununla birlikte aşık, Çukurova deneyimleri esnasında Feymanî, Hazım Demirci, Kemterî, Ferahî, Mahmut Taşkaya gibi geleneğin yöredeki temsilcilerini de yakından tanır. Âşık Nuri Çırağı, çeşitli vesilelerle bir araya geldiği ve kimisi kendisinden yaşça büyük olmasına rağmen aynı dönemde ürün verdiği çağdaşlarından Âşık Ruhanî, Âşık Reyhanî, Âşık Hüseyin Sümmanoğlu, Davut Sularî, Hüdaî, İlhami Demir, Murat Çobanoğlu, Şeref Taşlıova, Rüstem Alyansoğlu, Nusret Torunî, Nuri Meramî, Şeref Firganî, Fuat Çerkezoğlu, Mehmet Gülhanî, Cengiz Yarenî, Selahattin Kozanoğlu ve Erol Ergani’nin adlarını zikretmektedir (Altun ve Özdemir 2011: 27).

Âşık Nuri Çırağı, gelenek içinde “kapılanma” usta-çırak ilişkisi ile çırak yetiştirmiş olmasa da işlettiği kahvehaneler ya da organize ettiği turneler vesilesiyle kendisinden sonra yetişen birçok âşığın eğitimini yönlendirir. Nuri Çırağı’nın, eğitimini yönlendirdiği âşıklar arasında Erol Şahiner, Zeki Erdalî, Muhsin Kılıç, Şahin Turgutoğlu, Zakir Tekgül ve Ertuğrul Ataç vardır. Âşık, şiirlerinin yanında anlattığı hikâyelerle de bilinir. Ancak çok iyi bir hikâyeci olmadığını, kısıtlı sayıda hikâye bildiğini belirtir. Anlattığı hikâyeler arasında, “Kerem ile Aslı, Garib ile Senem, Emrah ile Selvi, Necip ile Telli, Necip ile Maviş, Bedri Sinan ile Mahperi, Ülker Sultan, Seyfet ile Filiz, Âşık Mahirî, Yaralı Mahmut, Kirmanşah, Böyle Bağlar” vardır.

Âşık Nuri Çırağı “Âşıklar Kervanı” ve “Âşıklar Meydanı” adlı televizyon programlarını hazırlayıp sunar. Âşık Nuri Çırağı’nın kişisel bir internet sitesi olmamasına karşın video paylaşım siteleri aracılığıyla aşığın hayatına ilişkin bilgilere, şiirlerine, hakkındaki haberlere ve televizyon programlarında kaydedilen icralarına ulaşmak mümkündür (Altun ve Özdemir 2011:15-35). Nuri Çırağı’nın, Murat Çobanoğlu, Âşık Kul Nuri, Âşık Reyhani, Yener Yılmaz, Fuat Çerkezoğlu ve Cemal Divanî ile yaptığı atışmalar video paylaşım sitesi You Tube’da yayınlanmıştır.

Âşık Nuri Çırağı, 1993 yılında Kocaeli’ye yerleştikten sonra Gülhane Parkı Âşıklar Çadırı (1993-1999), Gebze Âşıklar Kahvesi (2000-2005), İzmit Çenesuyu Parkı Âşıklar Otağı (2001-2005) ve Ümraniye Âşıklar Divanı (2001-2005) gibi işletmelerin açılmasına öncülük etmiş ve Kocaeli, İstanbul gibi şehirlere göç eden âşıkların sanatlarını icra edebilecekleri ortamların oluşmasına katkı sunmuştur.

Âşık Nuri Çırağı, âşıklığa başlamasından bu yana birçok festivale, yarışmaya katılmış ve bu etkinliklerden üç yüze yakın ödül kazanmıştır. Işıl Altun ve O. Utku Özdemir tarafından hazırlanan Âşık Nuri Çırağı "Unutamadım" Hayatı, Sanatı, Şiirleri adlı eser, 2001'den beri verilen Orhan Şaik Gökyay 2011 Şiir Ödülü’nü almıştır.

Âşık Nuri Çırağı, Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma Eğitim Genel Müdürlüğü tarafından organize edilen ve TRT’de sunulan “Yaşayan Âşıklık Geleneği” adlı çalışmaya katkı sunmuştur. Pendik Belediyesi tarafından 2013 yılında âşığın 50. Sanat yılı kutlamaları nedeniyle çıkarılan ve içinde yüz şiir bulunan Emioğlu adlı 167 sayfalık bir kitabı bulunmaktadır.

Kaynakça

Altun, Işıl (2007). Âşık Mevlüt İhsani’nin Aşk Konulu Hikâyeleri Üzerine Bir Araştırma (2. Baskı). İstanbul: Doğu Kütüphanesi Yay.

Altun, Işıl, O. Utku Özdemir (2011). Âşık Nuri Çırağı “Unutamadım” Hayatı, Sanatı, Şiirleri. İstanbul: Motif Vakfı Yay.

Karataş, Nuri Cihan (Âşık Nuri Çırağı) ile 07.05.2009 tarihinde İzmit’te Işıl Altun tarafından yapılan görüşme.

Şafak, Mevlüt (Âşık Mevlüt İhsani) ile 28.04.2009 tarihinde Kocaeli Tütünçiftlik’te Işıl Altun tarafından yapılan görüşme.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —