UHA (UNİ HABER AJANSI) - Osmaniye Merkezde Mevlana Mahallesi'nde kadınlar, sofraların süsü ve vazgeçilmezi yufka ekmekleri imece usulü yapıyorlar.
Kadınlar İhtiyaca göre farklı zamanlarda ve farklı evlerde toplanarak yufka ekmek yapmak için Çukurova şalvarı giyip kolları sıvıyor. Bu seferki yufka ekmek imecesinde Covid-19 tedbirleri ile kıyafete maskelerde eklendi.
Una su ve tuz katarak yoğurdukları hamurları küçük bezelere ayıran kadınlar, oklavalarla açtıkları ekmekleri yer ocağında sacın kenarında köz ateşinde pişiriyor.
Kadınlar yardımlaşarak yaptığı yufka ekmekleri, Covid-19’lu günlerinde ve sokağa çıkma kısıtlamalarıyla karşı karşıya oldukları zamanlarda sofralarında tüketiyorlar.
Osmaniye Mevlana Mahallesi sakinlerinden ev hanımı Fatma Aslan yufka ekmek yaparak sofralarını taçlandırdıklarını, atadan gelen çok eski bir geleneği devam ettirdiklerini, ayrıca ev ekonomisine bu şekilde katkıda bulunduklarını söyledi.
Aslan İmece usulü yufka ekmeğini özel günler öncesi de yaptıklarını ifade ederek “Bayramlardan önce de mahalleli, eş dost olarak sıralı bir şekilde hepimize ayrı ayrı yufka ekmek yapıyoruz. Yufka ekmekler bizim yöresel lezzetimizdir. Şuan da hafta sonları sokağa çıkma kısıtlamasından dolayı dışarıdan ekmek almamaya çalışıyoruz. Evde yaptığımız yufka ekmeklerimizi tercih ediyoruz. Ayrıca yufka ekmek daha bereketli oluyor. Ekmeğimizi yemekten 10-15 dakika önce ıslatıp yumuşamasını sağladıktan sonra güzelce katlayıp sofralarımızda tüketiyoruz. Hatta torunlar mısır gevreği isteyince onlar için yufka ekmeği ıslatmadan bir tabağa küçük küçük kuru bir şekilde kırıp üzerine süt ve bal ekleyerek veriyorum. Çok severek yiyorlar” dedi.
Ev hanımlarından yardıma gelen Şerife Özcan yufka ekmeklerin evlerde bereketi arttırdığına inandıklarını ifade ederek: “Pandemi var! Evden çıkmayarak karnımızı doyurmak için yufka ekmek yapıyoruz. Yufka ekmek zaten tek başına yapılması çok zordur. Böyle hep birlikte imece usulü çok rahat yapılıyor. Hem çok yorulmuyoruz, hem de sohbet ediyoruz. Dostluklarımız pekişiyor. Örneğin bu sabah bu soğukta heyecanla Fatma’nın ekmeğini yapmak için kalktım hatta evim biraz uzak gelirken, hafta sonu sokağa çıkma kısıtlamasından dolayı Polisler teyze nereye diye sorunca yavrum ekmek yapmaya dedim. Şimdi geldik yufka ekmek yaparken zaten sosyal mesafeyi korumak zorundayız. Ekmeleri rahat açalım diye. Maskelerimiz de mevcut. Normal şartlarda ekmek yaptığımızda şuanki gibi 4 tahtada ekmek açıyor, bir sacda pişiriyoruz. Özel günler için yaptığımız yufka ekmeklerde Covidsiz zamanlarda ekmek açma işlemi 7-8 tahtaya da çıkabiliyor” dedi.
Ev hanımlarından yardıma gelen İsminaz Kısacık ise yufka ekmeğin yanında sıkma yağlı bazlamadan bahsederek şunları söyledi: “Ben kendimi bildim bileli yufka ekmeği imece usulü yapıyoruz. Yufka ekmek yapacağımız zaman akşamdan bide sıkma içi hazırlarız. Bir kişi yufka ekmek yapılırken ev halkına ve ekmek yapanlara bu ikramları yapar. İsteyen çayla, isteyen ayranla afiyetle yiyor”
Ev sahibi Fatma Aslan’ın eşi Abdullah Aslan yardımlaşmanın ne kadar önemli olduğunu yufka ekmeğin yapıldığı günlerde daha çok anlaşıldığını dile getirdi.
Aslan: “Atalarımızdan gelen bu tatlı telaşı Kadınlarımız imece usulu çözüyor, inşallah bu geleneğimiz yıllarca sürer" dedi.
