meta http-equiv="Content-Type" content="text/html; charset=windows-1254" />

BAM TELİ

BAM TELİ Haberleri

Selami Yağar - Müjde Avrupa'ya Uyduk

Selami Yağar - Müjde Avrupa

Enver Güler ile Bam Teli

AŞIK SELAMİ YAĞAR KİMDİR?

Selami Yağar, 4 Şubat 1965 tarihinde Erzurum’un Pasinler ilçesinde doğmuş, ilk ve ortaokulu burada, liseyi ise Erzurum’da okumuştur. 1985-1987 yılları arasında Kütahya ve Diyarbakır’da askerlik vazifesini yerine getirir. Askerlik sonrasında tekrar Pasinler’e gelir, 2003’te Erzurum’a yerleşir. Burada Erzurum Büyükşehir Belediyesine bağlı olarak su idaresinde çalışır ve aynı kurumdan emekli olur. Âşık Selami, emeklilik sürecinde âşıklıkla ilgili çeşitli faaliyetlere katılarak sanatını icra eder. Hâlen Erzurum’da yaşayan Selami Yağar, evli yedi çocuk babasıdır (Fidan 2015).

Âşıklık geleneğinin dikkat çekici bir şekilde yaşadığı kültürel çevre ile birlikte ailedeki âşıklık geleneğine olan ilgi Selami Yağar’ı da etkilemiş, erken yaşlarda babasından ve dayısından usta âşıkların deyişlerini öğrenmeye başlamıştır. Selami Yağar, on yaşından itibaren Pasinler’de gerçekleştirilen âşık fasıllarını ve şenliklerini takip etmiştir. Âşıklığa olan asıl ilgisi ise on beş yaşındayken Ensar Aslan’ın yazdığı Çıldırlı Âşık Şenlik, Hayatı, Atışmaları, Eserleri adlı çalışmayı okumasıyladır. Selami, bu kitabı defalarca okumuş, eserdeki Şenlik ve Sümmanî atışmalarını ezberlemiştir. Artık Sümmanî tarzı söylemeyi benimsemiş ve irticalen şiir söylemeye başlamıştır. Selami Yağar, başta Sümmanî olmak üzere Şenlik, Seyranî, Ruhsatî, Reyhanî gibi geleneğin güçlü âşıklarını araştırmış onlardan etkilenmiş, ayrıca Mehmet Akif, Necip Fazıl, Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu, Abdurrahim Karakoç gibi şairlerin şiirlerini okumuştur (Aydın 2010: 377).

1970’lerde âşıklıkla ilgili bilgi edinmeye ve saz çalıp türkü söylemeye başlayan Selami Yağar’ın icralara katılması ise 2004’tedir. Genellikle Erzurum’daki kahvehane ve çay evleri gibi âşıkların bir araya geldikleri yerlerde sanatını icra eder. Aynı zamanda Doğu Tv’de “Ozanlar Geçidi” adlı bir program hazırlayıp sunar. Bu tarz âşık programlarını, geleneği daha çok kişiye ulaştırabilmek için fırsat olarak görmekte ve kültürel aktarımın sağlanabilmesi için özellikle üniversite dönemindeki gençlere hitap etmeye çalışır. Radyo programlarına da katılan âşık, Erzurum’da Halk Edebiyatı ve Âşıklar Derneğini kurarak sanatsal faaliyetlerini bu dernek üzerinden yürütmeye çalışmaktadır. Âşık, başta Erzurum olmak üzere Kars, Konya, Isparta, Antalya, Bursa, İstanbul gibi birçok şehirde âşıklar bayramı vb etkinliklere katılmıştır. Selami Yağar, 2010'da da Kültür ve Turizm Bakanlığından halk şairliği kartını almıştır (Fidan 2015).

İsmini mahlas olarak kullanan âşık, bu tercihinde isminin İslam ile aynı kökten gelmesinin ve kelimenin sevgiyi çağrıştırmasının etkisi olduğunu belirtmektedir. Âşık Selami’de 20. yüzyılda Erzurumlu âşıklar tarafından saygıyla anılan Âşık Sümmanî’nin ayrı bir yeri vardır. Bir ustası olmayan Âşık Selami, Sümmanî’yi usta olarak görür ve onun tarzında eserler icra eder. “Baba Sümmanî” adlı şiirinde Sümmanî’yle dertleşir ve günümüzde gelenekte yaşanan sorunları ve âşıkların usule uygun olmayan davranışlarını ona şikâyet eder (Aydın 2010: 377-378). Âşık Selami’de Sümmanî dışında 19. yüzyıl âşıklarından Seyranî etkisi görülmektedir. Âşık Selamî, medyadan politikaya, evrensel sorunlardan ekonomiye toplumdaki sıkıntılı hâllere taşlamalarında yer verir. “İnsanlık” adlı şiirinde savaşların insanlığa ne derece büyük zararlar ve acılar verdiğini dile getirirken “Müjde Avrupa’ya Uyduk/Çağa Uyduk” şiirinde ise toplumdaki güncel sorunları mizahî bir dille eleştirmektedir (Fidan 2015). Selami Yağar, âşıklığın esas amacının milletin ve ülkenin meselelerini dile getirme, toplumun sözcüsü olma olarak görmekte, bu yüzden şiirlerinde sık sık çağın aksaklıklarına yer vermektedir. Âşık aşk, sevgi, özlem, memleket gibi konuların yanında Türklük, millîlik, maneviyat, birlik ve beraberlik konuları üzerinde de çok durur. “Oğul” şiiriyle bir yandan Türk tarihindeki kahramanları anarken bir yandan da gençliğe tarih, kültür ve töre konusunda nasihatte bulunur (Aydın 2010: 381-383). Âşık Selami, farklı tür ve konularda üç yüzden fazla şiiri olduğunu belirtmektedir. Şiirlerinde genellikle on birli hece ölçüsünü tercih eden âşık, ağırlıklı olarak koşma nazım biçimiyle şiirler söylemiş ve eserleri henüz bir kitapta toplanmamıştır. Âşık Selami, geleneğe bağlı olarak âşık fasıllarına ve atışmalara katılmış, destan, divan, semai, müstezat, satranç gibi türlerde şiirler söylemiştir (Fidan 2015).

Kaynakça

Aydın, Oğuzhan (2010). “Selami Yağar (Âşık Selami)”. Sazın ve Sözün Sultanları III. Ed. F. Ahsen Turan vd. Ankara: Gazi Kitabevi. 377-388.

Selami Yağar, 1965 Erzurum/Pasinler, lise, işçi emeklisi, âşık. 



Anahtar Kelimeler: Selami Yağar Müjde Avrupa' Uyduk
Başlangıç Tarihi
Bitiş Tarihi