Mudanya Belediyesi önünde açlık grevi yapan Robotik Ortopedi Cerrahi Derneği (ROCD) Başkanı Op. Dr. Kayhan Turan, Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz’ın açıklamalarına cevap verdi.
BURSA (İGFA) – Mudanya Belediyesi önünde 3 gündür açlık grevi yapan Robotik Ortopedi Cerrahi Derneği (ROCD) Başkanı Op. Dr. Kayhan Turan, yaptığı basın açıklamasıyla Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz’ın açıklamalarına cevap verdi.
Kayhan Turan, basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
“Sayın Başkan, açlık grevimle ilgili basında yer alan açıklamalarınız baştan sona gerçek dışı beyanlar içeriyor, ‘yalan söylüyorsunuz’ dememek için ‘gerçek dışı beyan’ diyorsak, makamınıza saygımız ve nezaketimiz gereğidir.
Eğer beyanlarınız, basında yer aldığı gibi değil ise lütfen ve derhal düzeltiniz. Aşağıdaki cevaplarımız bu beyanların size ait olması halinde geçerli olmak üzere attığınız çamurun izi kalmaması için, kamuoyunu yanıltmanıza izin vermemek için yazılmıştır.
Sayın Başkan diyorsunuz ki:
‘…yapılmak istenen hastane geçtiğimiz yıllarda yangının yaşandığı Çağrışan bölgesinde 11 – 12 kat olarak projelendirilmiştir.’ Oysa;
1. Sayın Başkan, bizim projemizin 11-12 kat olmadığını, projemizin iki katı otopark olan bodrum katlar ve giriş üstü 3 kat dahil olmak üzere toplam 8 kat olduğunu bilmiyor musunuz? Çünkü projemiz belediyenizde var ve üstelik bu projeye onay da verdiniz. Doğru olmadığını bile bile 11-12 kat demeniz, yalan beyan değil mi? Halkı kandırmak değil mi?
2. Sayın Başkan, bizim yangın olan bölge ile de bir ilgimiz yok ve hastane yapacağımız arazi de hazine arazisi ya da orman filan değil, tapusu bize ait özel mülkümüzdür. Ama siz, geçen yıl yangın olan bölgeyi işaret ederek, bizim yangından zarar gören bölgeye ‘çökmek’ istediğimizi ima ediyorsanız, bizi rant sevdalıları ile karıştırıyorsunuz demektir. Oysa böyle olmadığını, arazinin kendi mülkümüz olduğunu siz çok iyi biliyorsunuz. Ama bilmeyenler için tapu fotokopisini ekte sunuyorum.
Sayın Başkan, yine diyorsunuz ki;
‘Çağrışan gibi geneli 2 – 3 katlı binalardan oluşan alanda devasa bir yapı ne kadar uygun olabilir.’
Doğrusu bu söyleminiz de oldukça şaşırtıcı…
1.Sayın Başkan unuttunuz mu, bu projeye siz onay verdiniz. Çağrışan’a uygun değilse neden verdiniz?
2. Kaldı ki hastaneler nitelikleri ve işlevleri gereği hep büyük binalardır. Nohut oda bakla sofa olacak değiller ya. Unutmayın ki biz depreme dayanıklı, çevreye saygılı ve uyumlu olan, gerektiği kadar büyük olan bir hastane kuruyoruz. Ne konut yapıyoruz ne de alışveriş merkezi.
Sayın Başkan, yine diyorsunuz ki;
‘Hastane mahkemelerin iptal kararlarının olduğu bölgede yapılmak isteniyor… İptal edilen imar planı kapsamındaki bütün inşaatlar durdurulmuştur. İmar planı mahkemece iptal edilen bir bölgede yapılaşma söz konusu olamaz.’
1. Sayın Başkan, ‘İmar planı mahkemece iptal edilen bir bölgede yapılaşma söz konusu olamaz.’ diyerek sanki bu alanda hiç imar planı yokmuş izlenimi yaratmaya çalışıyorsunuz. Tekrar hatırlatalım ki bu bölgeyi kapsayan 1/5000’lik nazım imar planı var zaten. İptal edilen plan 1/1000’lik plandır. 1/5000’lik plan iptal edilmemiştir.
Bizim parselimiz de bu planda ‘Özel Sağlık Tesis alanı’ olarak, yani hastane gibi sağlık kurumlarının yapılması için ayrılmış alandadır. Lütfen kamuoyuna yapılaşmaya kapalı alanmış gibi göstermeye çalışmayın. Öyle olsaydı inşaat ruhsatı vermezdiniz. Parselimiz yapılaşmaya kapalı alan değildir. Siz bunu da çok iyi biliyorsunuz ama bilmeyenler Büyük Şehir Belediyesinin resmi web sayfasından 1/5000’lik nazım imar planını kontrol edebilirler.
2. Sayın Başkan, 1/5000’lik plana uygun olmak şartı ile, yapılaşmanın nasıl olacağına dair ayrıntıların düzenleneceği 1/1000’lik imar uygulama planını yapmak ilçe belediyesinin görevidir.
Biz sizden işte bu görevinizi yapmanızı istiyoruz ki ruhsatını verdiğiniz inşaata başlayabilelim. Bu görevinizi neden yapmıyorsunuz Sayın Başkan? Ve bütün bölgeyi planlamak uzun sürecek ise neden Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 24. Maddesine göre etaplar halinde yapmıyorsunuz?
Oysa tam da depreme hazırlık amacıyla, size büyük bir hareket kabiliyeti sunan bu yönetmelik maddesini esas alarak çalışmaları hızlandırabilirdiniz. Hatta 24.maddeye dayanarak pek çok aciliyeti olan hizmetin de önünü açabilirsiniz. Sayın başkan sizi durduran nedir?
3. Sayın Başkan, İmar planının (1/1000’lik) mahkemece iptal edildiğinden söz ediyorsunuz ama, neden iptal edildiğini söylemiyorsunuz, neden gizliyorsunuz, Sayın Başkan?
Biz söyleyelim neden gizlediğinizi: Mahkeme, 1/1000’lik planı yapmak sizin göreviniz olduğu halde, siz yapmadığınız için, sizin yerinize Büyükşehir Belediyesi yaptığı için iptal etti. Yani bu görev Mudanya Belediyesinindir dedi. (İsteyenler Bursa 2. İdare Mahkemesinin 2018/341 E.2019/1276 K. No.lu 24.12.2019 tarihli kararına bakabilir.).
Mahkeme tabii ki Kanuna aykırı olan planı iptal edecektir. Sizin göreviniz ise, bir an önce imar uygulama planını kanuna uygun yapmaktır. İmar Kanunu ve ilgili yönetmelikler bu görevin size/yani ilçe belediyesine ait olduğunu zaten söylüyor. Yapmıyorsunuz. Yetmiyor bir de Mahkeme söylüyor yine yapmıyorsunuz? Bir de Kanunlara uygun davranmaktan söz ediyorsunuz. Bu mu kanunlara uygun davranmak?
Sayın Başkan bir de öyle bir laf etmişsiniz ki yenilir yutulur cinsten değil. Diyorsunuz ki; ‘Kahramanmaraş merkezli 2 büyük depremin yaraları daha sarılamamışken, imar planlarının yeniden tartışmaya açıldığı böyle bir zamanda bu protestoyu yersiz bulmaktayız.’
1. Sayın Başkan, biz o yaraların sarılması için elimizden geleni yapıyoruz ve yapacağız, bu konuda en az sizin kadar duyarlıyız. Ama siz farkında mısınız, deprem bölgelerinde kaç hastane yıkıldı ve insanların en çok hastaneye ihtiyaç duyduğu zamanda hizmet veremedi. Oysa şiddetli depremlere dayanıklı bir hastanenin daha ne kadar çok hayat kurtarabileceğini düşünemiyor musunuz?
2. Ya Marmara depreminin her an olabileceğini, bir an önce önlemler alınması gerektiğini söyleyen bilim insanlarını duymuyor musunuz? Alınması gereken tedbirlerin en önemlilerinden biri depreme dayanıklı hastaneler yapmak değil midir? Keşke Hatay’da Adana’da, Malatya’da yıkılan hastaneler yerine, bizim yapmak istediğimiz gibi dayanıklı hastaneler önceden yapılmış olsaydı. Biz bunun için yola çıktıysak şimdiden ve gecikmeden hazırlık yapmak istiyorsak bu niyetimizi hamaset edebiyatı yaparak, boşuna küçültmeye çalışmayın. Marmara depremine hazırlığımızı engellemeyin.
3.Sayın başkan, deprem acılarını göstererek kanunsuz ve duyarsız bir tavra sessiz kalınmasını istemek siyasi bir taktik olabilir. Ama biz yalnızca gelecekteki deprem acılarına merhem olmaya çalışıyoruz, bizim o taraklarda bezimiz yok.
* Son olarak diyorsunuz ki Sayın Başkan; “Konuyu bir hekimin anlayacağı şekilde özetlersek test yaptırmadan teşhis koymak doğru bir yaklaşım değil.”
Bu cümlenin neresini düzelteyim, birçok durumda test yapmadan da tabii ki teşhis konulur, konulur da konulamasa bile bu örneğin bizim durumumuzla ilgisi yok. Sağolun hekimin anlayacağı şekilde anlatmışsınız. Ama keşke bir hekime danışsaydınız. Biz test olmadan teşhis değil, teşhis edilmiş hastalığın tedavisine neden izin verilmediğini soruyoruz, sormaya da devam edeceğiz.
Biz Mudanya’da depremlere dayanıklı, sağlam alt yapısı olan bir Ortopedi Hastanesi yapmak istiyoruz. Bununla ilgili Belediyenizin de onayladığı 4 yıl önce aldığımız bir ruhsatımız zaten var.
Hastane yapacağımız arazi hazine arazisi ya da orman filan değil, tapusu bize ait kendi mülkümüzdür.
Geçmişteki orman yangınlarından çok daha önce satın aldığımız hastane arazimizin sözü edilen yangın bölgeleri ile de bir ilgisi yoktur.
Parselimiz yapılaşmaya kapalı alan değildir. Bursa Büyük Şehir Belediyesinin resmi web sayfasından 1/5000’lik nazım imar planı incelendiğinde bu kolayca görülebilir.
Parselimiz ‘Özel Sağlık Tesis alanı’ olarak, yani hastane gibi sağlık kurumlarının yapılması için ayrılmış alandadır.
Hukuksal süreçte Mahkeme, 1/1000’lik planı yapmak Mudanya Belediyesinin görevi olduğu halde yapmadığı ve yerine Büyükşehir Belediyesi bunu yaptığı için iptal etti. Mahkeme tabii ki kanuna aykırı olan planı iptal edecektir.
Sizin göreviniz mahkeme kararında belirtildiği üzere imar uygulama planını bir an önce kanuna uygun yapmaktır.
Marmara depremi yaklaşıyor. Bizim hastane iznimiz 2025 de bitiyor. Artık bekleyecek zamanımız kalmadı.
Bütün bölgeyi planlamak vakit alıyor ise, Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 24. Maddesine göre etaplara ayırıp, hastane gibi öncelikli donatı alanlarının planlamasını acilen yapılmasını istiyoruz.
Biz sizden işte bu görevinizi yapmanızı istiyoruz Sayın Başkan.
Böylece ruhsatını verdiğiniz hastane inşaatına başlayalım.
Marmara depremine kadar da bitmiş ve hizmete hazır hale gelebilelim.”